Pacas Ailesi, 19. yüzyılın sonlarından bu yana El Salvador’un kahve endüstrisinde köklü bir geçmişe sahiptir. 1991 yılında, işletme stratejik bir değişiklik yaparak nitelikli kahve üretimine yöneldi ve bu alanda öncülerden biri olarak dikey entegre bir iş modeli benimsedi. Bu model, üretimin tüm aşamalarında (çiftçilikten işleme ve ihracata kadar) kontrol sağlamalarına olanak tanıdı. Şu anda bünyesinde 19 çiftlik bulunan Café Pacas, çiftçiler, değirmen işçileri ve idari personel dahil olmak üzere yaklaşık 900 kişiyi istihdam etmektedir. Bu çalışanların 400’ü sürekli olarak işe alınmıştır. Bu yaklaşım, hem kalitenin korunmasına hem de nitelikli kahve pazarında yenilik yapılmasına katkı sağlamıştır.
Pacas, El Salvador kökenli ve uluslararası üne sahip bir kahve çeşididir. 1940'lı yıllarda Maria'nın büyük büyükbabası, ikinci nesil bir kahve üreticisi, bu varyeteyi çiftliklerinden birinde keşfetti. Pacas ailesinin adı verilen bu varyete, yalnızca bol verimiyle değil, aynı zamanda mükemmel kalitesiyle de oldukça rağbet görmektedir. Pacas, Orta Amerika’daki birçok kahve üreticisi ve Güney Amerika’nın bazı bölgelerinde popüler bir tercih haline gelmiştir.
Maria, “Pacas varyetesi, yeni pazarlar açmamıza ve yeni insanlarla tanışmamıza olanak sağladı,” diyor. “Bu, doğadan gelen gerçek bir hediye. Ancak bu keşfin tamamen bir tesadüf olduğunu düşünmüyorum. Aksine, bunun atalarımızın merakı ve her zaman yeni şeyler ve yeni yöntemler bulma arzusu sayesinde olduğunu düşünüyorum. Merak, yeniliğin kaynağıdır.”
Maria, Pacas ailesinin bir üyesi olarak çocukluğundan beri kahvenin içinde büyüdü. 2009 yılında aile işletmesine katıldı ve o zamandan beri, müşterilerle doğrudan ticaret ortaklıkları kurarak şirketin uluslararası pazardaki dalgalı kahve fiyatlarına karşı istikrar ve dayanıklılık kazanmasına yardımcı oldu. Ayrıca, Café Pacas’ın çalışanlarının refahına odaklanması da dikkat çekiyor. Örneğin, şirket, on yılı aşkın süren iç savaştan etkilenen çalışanlarına terapi seansları sağlayarak duygusal tatmin ve mutluluklarını güvence altına alıyor.
Heirloom varyetesi olan bu kahvenin kökeni aslında Etiyopya. Afrika’dan gelen kahve tohumları Pacas Ailesi’nin La Esperanza tarlasına ekilip yetiştiriliyor. Bu da çekirdeklerin Orta Amerika kıtası topraklarına nasıl adapte olduğunu görebileceğimiz güzel bir örnek. Her geçen gün daha farklı Afrika varyeteleri de bu kıtada daha fazla görülmeye başlanıyor.
El ile toplanan kahve meyveleri ayıklandıktan sonra avlulara ve yerden yüksek tablalara serilerek kurutulmaya bırakılır. Günde 7-8 kez döndürülerek kurutulur geceleri de soğuktan etkilenmemesi adına üzeri örtülür. Kuruyan kahve meyveleri de kendi tesislerinde işlenerek çekirdek haline getirilir.